30 Aralık 2007 Pazar

yeni yılınız kutlu olsun


eski yıl sona erdi
yepyeni bir yıl geldi
bizim olsun mutlu bir yıl, bizim olsun hey hey
yeniyılda neşe sevinç, yeni yılda hey hey :)

blackberry pastası


bu pastayı RIM(blackberry)'de çalışan ve blackberry'i çok seven bir arkadaşım için yaptım.

karşınızda crackberry :))

24 Aralık 2007 Pazartesi

gülen bebek


ben bildim bileli alper sabahları asık suratlı olduğumdan gülümsemediğimden yakınır

bunu 6 yılda belki 60 kez duymuşumdur

ama sabah uykusunu seviyorum ben, eğer gezmeye gitmiyorsak sabah kalkınca gülümseyemiyorum aklım yatakta kalıyor

öyle çok istemiş ki alper sabah gülücüklerini kızım dört köşe gülücük deposu oldu
sabah akşam gece farketmez, gülücük var hep dudaklarında

dün gece 3'te ağlayarak uyandı, geceleri süt içiyor
bir yandan sütünün hazır olmasını beklerken kızım kucağımda koltuğa oturdum
uyuklamanın etkisiyle başım bir tarafa düşmüş gözümü açtığımda çakıl kafasını aynı benim gibi eğmiş dört dişini beyaz beyaz parlatarak sırıtıyor :)))

1 dk önce ağlıyordu, sırıtık lokum....

23 Aralık 2007 Pazar

akvaryum'um


koca bayram geçti
ne Çakıl'ın sitesini güncelleyebildim ne de kendiminkini
ara uzadı, daha da uzar gibi görünüyor
siz iyisi mi beklerken balıklarımı besleyin
suya tıklarsanız yem atmış olursunuz :)

17 Aralık 2007 Pazartesi

bugün benim doğumgünüm :)


kendim için yaptığım doğumgünü pastası
gözlerini elleriyle kapatıp "30 yaş" tabelasına bakamayan kim, bilin bakalım?

12 Aralık 2007 Çarşamba

büyüsün de yürüsün


uyusun da büyüsün ninni
tıpış tıpış yürüsün niinni

yürüdün işte
minicik halinle ayağa kalktın
pıtır pıtır yürüyorsun gülücükler içinde

büyüdün mü şimdi sen
yürüyünce büyümüş mü oldun

benim minik lokumum
yürü bakalım
her düştüğünde tutarım ben seni yaşın kaç olursa olsun..

4 Aralık 2007 Salı

kumdan kaleler


Ve sanki tüm bunlar birer masal gibi
Maskelerini kuşandı insanlar
Rüzgara savruldu sesim
Yarım kalmış bir şarkıdan
Suskunluğu öğrendi insanlar

Ve belki sen, belki ben
Belki de biz ve onlar
Kumdan kaleler kuran
Denize doğru
Bakarsın çoğalırız yaşam denen bu oyunda
Cemresi oluruz yarınların ...

Söz-müzik : Tuna Kiremitçi

*************

bir acayip stres, yoğunluk, yorgunluk, umutsuzluk, umut...
birbirine girdi hayatım
hem de sadece iş yüzünden
hep diyorum ki iş yaşamın bir parçasıdır
iş hayatındaki başarı göklere çıkaramayacağı gibi aksilikler de dibe vurduramaz beni
ama olmuyor işte

hukukta "olan-olması gereken çatışması" denilen şey benim ruhumda tepiniyor günlerdir

bu güzel şarkıyla üniversitenin ilk yıllarına gidip silkelendim biraz
şarkıyı bulup ekleyemedim üzgünüm, bulursanız dinleyin derim..

26 Kasım 2007 Pazartesi

Kerem'in doğumgünü pastası


bu kadar mı aksilik olur
bu kadar mı üstüste gelir her şey
Cumartesi gecesi 23.00 itibariyle pasta yapmaya koyulduk
bir başladık bir çok şey eksik, saat itibariyle her yer kapalı
onun yerine bunu koy, olmadı şunu uydur
tam bir ikame ürün pastası oldu
Tabi bu arada şeker hamuru durur mu, önceleri ellerime yapışacak kadar sıvı olan hamur tam kaplama zamanı gelince taş kesildi
her yerden koptu delindi vs vs vs
sabah 04.00'te yattık
sonuçta durumu kurtardık ama tam bir maceraydı
İyi ki doğdun Kerem'cim

19 Kasım 2007 Pazartesi


sıcacık bir yağmur siner
kara gecenin içine,
toprak somun gibi kabarır,
dünyam gümüşler kuşanır.

17 Kasım 2007 Cumartesi

neseli kurabiyeler



Bu aksam bir arkadasima yemege gidecegiz
4 yasindaki kizi icin bu kurabiyeleri hazirladim
hatta bazilarina (birine ters olmak üzere) ismini yazdım :)

14 Kasım 2007 Çarşamba

annesinin minik kuzusu


ben seni nasıl yemem, nasıl o minik parmaklarını öpe öpe bitirmem

11 Kasım 2007 Pazar

öneri


güzel bir pazar günü
önce biraz yürüyüşe çıkıp ıslak toprak kokusuna doymalı
sonra da güzel bir müzik eşliğinde güzel bir kitap seçip okumalı
kızım sizin için "Zafer Özden-Film Eleştirisi"ni seçti
ben de bu şarkıyı seçtim

7 Kasım 2007 Çarşamba

yoğunluk, kahve, mola...



yoğunum,
öyle böyle değil acayip yoğunum
evi arayıp kızımı soracak fırsatım olmadi sabahtan beri
neyseki şmdi biraz duruldu
bombi'nin keyfi yerindeymiş
bir kahve yaptım kendime mis kokulu
dışarda yağmurlu gri bir hava, tam kahve havası..
kahvenin olağanüstü sakinleştirici ve sorun çözücü etkisine inanıyorum ben.

Balzac'ın dediği gibi;
"kahve mideye iner ve ondan sonra her şey harekete geçer: düşünceler tıpkı savaş meydanındaki büyük bir ordunun taburları gibi birbiri ardı sıra gelir; savaş başlar. hatıralar, savaş düzeni alan askerlerin önünde ilerleyen bir bayraktar gibi koşar adım saldırıya geçerler. hafif süvariler görkemli bir şekilde dörtnala kalkar. mantığın topçuları nakliye birlikleri ve fişek kovanlarıyla gümbürder. en zekice buluşlar keskin nişancılar olarak katılır. karakterler kostümlerini kuşanır, kağıt mürekkeple kaplanır, muharebe başlar ve savaşın yapıldığı meydan nasıl kapkara barut dumanının altında kalıyorsa bu muharebe de kara dalgaların akınıyla son bulur."

4 Kasım 2007 Pazar

nehir'in doğumgünü pastası


çok daha güzel olsun isterdim
fazlasıyla özendim, sakınan göze çöp batarmış
bir kaç kez başa sardım
fena olmadı :)

30 Ekim 2007 Salı

geçen sene bugün ve yarın sabaha karşı


Geçen sene bugün yaşadıklarımı dakikası dakikasına hatırlıyorum

Doktor kontrolüne gidip daha çok zaman var diye eve dönüşümüzü, gece sancılandığımda yüzümdeki kocaman gülümseme nedeniyle acı çektiğime ve sancım olduğuna ne annemi ne de alperi inandıramayışımı :)

ve minik çakılımla ilk karşılaşmamızı..

Annelikle ilgili ne yazmalı nasıl anlatmalı bilmem, çok yazılmış geçmişte, öykülenmiş defakez.
Ben de farklı bir şey anlatmayacağım ama doğum denilen; gerçekten enikonu doğummuş.

Ben doğdum, kızım doğdu, aşk başa sardı kendini, ömür sıfır noktasından yeniden başladı, 31 Ekim sabahı güneş doğdu, biz doğduk.

geçen sene dediğim gibi;

“Yanağı pembem, dudağı kirazım, gözü okyanusum iyi ki doğdun...”

27 Ekim 2007 Cumartesi

pijama partisi




Bu akşam Çakıl'la beraber katılacağımız pijama partisi için hazırladığım pasta ..
not: pastadaki kişilerin gerçek kişilerle alakası vardır :)

23 Ekim 2007 Salı

sabahları uyandığınızda sizi gülümseten şey nedir?



sabahları uyandığınızda sizi gülümseten şey nedir?

yeni uyanmış minik suratlı bir lokum mu,
usul usul yağan yağmurun cama vuran şıpırtısı mı,
bugün yapılacak toplantıların iptal olması mı,
gözlerini O'nun yanında açmak mı,
trafiğe rağmen yola çıkmak mı,
küçük yağmur göletçiklerinin üzerinden atlamak mı,
benim için bu sabah bütün bunların hepsi :)

20 Ekim 2007 Cumartesi

hayat seninle güzel


eşim için yaptığım doğum günü pastası
iyi ki doğdun, iyi ki varsın, iyi ki sensin...

bu pastayı yaparken öğrendiklerim;
- şeker hamuru ve normal çikolata kremayı aynı pastanın dışında kullanmayın, dolaba koymayınca çikolata krema eriyor, koyunca da şeker hamuru, optimumu sağlmak çok güç
-şeker hamuru ile insan figürü çalışmayın asla benzemiyor
- gerçek insanlar her zaman şeker hamurundan yapılandan daha zayıflar :)

17 Ekim 2007 Çarşamba

Roma


uzun uzun anlatmaktansa seyredin en iyisi ..
tabi bu müzik eşliğinde :)

8 Ekim 2007 Pazartesi

kurabiyelerim


Cuma günü, arkadaşımı ziyarete giderken bu kurabiyeleri yapıp götürdüm.
hem çok lezzetli hem de şıktılar.
Tarifine gelince;
9 kaşık un
5 kaşık irmik
4 kaşık toz şeker
125 gram tereyağı -oda sıcaklığında
1 su bardağı ince çekilmiş fıstık (bildiğiniz beyaz fıstık antep fıstığı değil)

tüm malzemeleri karıştırıp hamur yapıyoruz. 180 derece fırında 15-20 dakika pişiriyoruz.

Bu tarif hem çok kolay hem de pişince kalıbın şekli hiç bozulmuyor, yayılma vs olmuyor. üzerine şeker hamuru çalışmak için ideal, dilerseniz fıstık eklemeyebilirsiniz, daha pürüzsüz kurabiyeleriniz olur.

iştigal alanı


bu sabah bir eğitim formu doldurdum
"iştigal alanı" yazan bir kısım vardı
avukat mı yazsam "tek konuya odaklı amatör fotoğrafçı" mı yazsam bilemedim :)
zira ömrümün son 11 ayı böyle geçti :)

ateş dikeni


her dem yeşil, sonbaharda kırmızı, ben gibi :)

6 Ekim 2007 Cumartesi

sonbaharda ilkbahar


sonbahar ortasında bu sıcacık güneş, ilkbahar ürpertisi çok iyi geldi
ilkbahar zaten tek başına çoşturmaya yeterken, bir de böyle apansız çıkaverince insanın karışısına bir başka güzel oluyor.
minik lokum çimenler topladı, küçük tombiş elleriyle.
dinlendik, toparlandık, ruhumuzda dip köşe temizlik yaptık...

3 Ekim 2007 Çarşamba

kapşonumda zaman izleri



doğdu, doğacak
geç kaldı bayram geçti derken
minik lokumum doğmuş da kapşonunu bile doldurmuş
ne zaman oldu bütün bunlar
oysa ben daha küçücüktüm annemin delilik çağını atlatamamış kızıydım :)
benim güneş yüzlü kızım, usul usul please...

2 Ekim 2007 Salı

pijamayla puzzle


dün akşam çakıl'la yerde, pijamalarımızla puzzle oynadık.
gürültü yaptık, alperin maç keyfine limon doğradık, kıkırdadık
artık sabotaj suçları kızım ve ben tarafından çete kurmak suretiyle işleniyor :)

karagöz hacivat ve ben



kimseyi direklerarasına gitmeye ikna edemiyorum
oysa canım karagöz izlemek istiyor

- hadi ama ramazan bitiyor
- ne ramazan usta bit mi yiyor
- numara yapma ne zaman gideceğiz
- ne saman mı yiyeceğiz, ben saman yemem karagözüm
- hadi ama gitmezsek üzülürüm
- gideriz sen üzülme iki gözüm
bu böyle sürer gider ...

akma duur!


minik lokumumun iki gundur burnu akiyor.
Gece boyunca hic uyanmadi, atesi filan da yok
sadece burun akintisi, ama anne varken baska büyütece ne hacet..
puuf, sen hic hastalanma ne olur