31 Ocak 2011 Pazartesi

günaydınnnn :)

hafiften kar yağıyor,
gönlüm bir sabah şu tilki gibi uyanmak istiyor ama mümkün olmuyor işte
yine de bu sabah; havada serseri serseri uçuşan şaşkın kar tanelerine şükürler olsun

26 Ocak 2011 Çarşamba

bulutlar, dünyanın kurduğu hayallerdir


Derler ki;
“bulutlar dünyanın kurduğu hayallerdir”
ve yine derler ki;
dağların çok eskiden kanatları vardı, canları istedi mi vurup kanatlarını oradan oraya uçar, büyük gürültülerle yeryüzünün bir başka köşesine konarlardı. Bu pervasız özgürlüğe kızan Zeus, kesiverdi bir gün dağların kanatlarını. Ve işte ondandır o gün bugündür bulutların dağlara dağlara doğru yanaşması....

19 Ocak 2011 Çarşamba

sahnelere veda

Son oyunumuzu oynadık Salı akşamı,
ben sahnedeydim, kızım salonda
ikimiz de çok eğlendik :)
bir maceranın daha böylece sonuna geldik...

12 Ocak 2011 Çarşamba

bilime gel!!

ne çok şey değişti bir anda di mi blog?
nerden bileceksin de "di" diyeceksin, peeh!

bu küçük hanım; fotoğrafta görüldüğü üzere artık rize çayı üzerine türlü deneyler yapan, çayı bilimum bileşimlerle karıştırıp yeni formüller elde etmeye çalışan bir minik bilim insanı oldu :)
neden diye soracak olursan vakti bol!
artık full time okula gidiyor miniğim
haftada 5 tam gün...
Sevgili Chona'yı salya sümük, hüngür foşurt uğurladığımızdan beri kızım eğitim öğretim hayatına hızlı bir dalış yaptı. tam gün boyama yapmak da iş değil diye düşünmüş olsa gerek kendini deney sınıfına attı, o formül senin bu kimya benim çalışıyor, korkuyorum bir gün eve saçları diken diken gelecek diye.

Bu değişim, bu mesai durumları ne benim kimyama ne kızımın özgül ağırlığına pek uygun olmasa da hayat ne sunarsa onu yaşarız di mi blog?
hah şimdi "di" diyebilirsin :)

6 Ocak 2011 Perşembe

kar sevinci

ankarada kar vardı!!
hele akşam; havaalanına giderken öyle güzel bir kar yağdı ki.
böyle minik küre oyuncakların içindeki gibi neşeyle açtım kollarımı iki yana
yüzümü döndüm gökyüzüne
kutsandım ...

çocukken giresunda öyle az kar yağardı ki
soğuk gecelerde sabah acaba her yer bembeyaz olur mu diye heyecandan yatağın içinde kıpır kıpır uyuyamazdım
sadece bir kaç kez yaşadım sabah bembeyaz bir manzaraya uyanmayı
nasıl bir sevinç olduğunu eminim biliyorsunuzdur siz de.
Dün ankarada fark ettim ki, hala pek büyümemişim ben :)

4 Ocak 2011 Salı

gözümü açtığımda

gözümü açtığımda gördüğüm ilk kare ...
yeniden bu olsaydı keşke bu sabah...

3 Ocak 2011 Pazartesi

hadi bakalım yeniden

dünya güneş etrafındaki bir turunu daha tamamladı
hadi şimdi yenisine başlıyoruz
yeni yollara düşeceğiz, mutlu yollara...
günler uzayacak ve biz yine oyunlarımızın, oyuncaklarımızın peşinden gideceğiz
ve ben yine kırlangıçlara sevdalanacağım.
yağmurlarda yürüyeceğim yine,
bir baykuşun peşinden bir ormanda kaybolacağım yine...