8 Ekim 2012 Pazartesi

ruhumun kanatları, pedalları, şarkıları ....


Ben kuşları severim, her halini.
Ruhumun enerjisine göre bazen neşe içinde kanat çırpışlarını, o kıpır kıpır hareketle kendilerini göğe yükseltişlerini izlemeyi severim, bazen öyleye durup süzülüşlerini, hiç bir şey yapmadan gökyüzünden akmalarını severim.

Ben bisiklet severim, her daim.
Çocukluğumdan beri bu böyle, aynı kuşlar gibi ruhum bazen deli gibi pedal çevirip yükselmeyi sever, bazen yokuş aşağı kolları açıp rüzgarı saçlarımda hissetmeyi ve hiç bir şey yapmadan yol almayı sever.

Ve ben ruhumu dinlemeyi ve hareketlerimi onun hızına ve arzusuna göre hızlandırıp sakinleştirmeyi severim. Bazen minimum enerjiyle varolanı devam ettirmek gerekir, yokuş aşağı pedalları bırakıp rüzgarı hissetmek, kuşlar gibi gökyüzünde süzülmek.

Bugünler ruhumun kanat çırpmaktan yorulduğu, bırak biraz süzüleyim dediği günler. Ama keyfim çok yerinde, hareket enerjisi eksilince tadı kaçmıyor ki insanın, ben köşeme çekilmeyi, içime kaçmayı da severim, bu güzel yağmurları kahve kokusuyla köşemden izlerim, böyle zamanlarda kendime şarkılar mırıldanırım.
İnsan olmanın güzellikleri bunlar...